TBMM Sanayii Komitesi, Anayasa Mahkemesi (AYM) ile Danıştay’dan dönen ve zeytinlikler, limanlar ve sendikaları ilgilendiren üç düzenlemenin de yer aldığı 14 unsurluk torba kanun teklifi için toplanıyor. Yargının kanunlara terslikler içerdiği gerekçesiyle iptal ettiği düzenlemelerin Meclis’e tıpkı formda getirilmesine reaksiyon gösteren Komisyon üyesi İyi Partili Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, “AKP’nin talan ısrarı, ne AYM’yi tanıyor ne Danıştay’ı. Hukuku guguk yapan AKP, beşli çete için, Katarlılar için seçim öncesi yangından mal kaçırma derdinde” dedi.
TBMM, Sanayi, Ticaret, Güç, Alışılmış Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu, “Elektrik Piyasası Kanunu ile Birtakım Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Kararında Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” ni görüşmek üzere bugün toplanıyor. Teklife nazaran, Denizcilik İşletmeleri ile TCDD Genel Müdürlüğüne ilişkin kimi limanların özelleştirilmeleri sonucunda imzalanan 49 yıldan az periyodik mukavele mühletleri, 49 yıla kadar uzatılacak. Maden Kanunu’na eklenen süreksiz hususla de Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlarda madencilik faaliyet müsaadesi verebilecek. AYM, kimi limanların kontrat müddetlerinin uzatılmasına yönelik kanun düzenlemesini, rekabet ve eşitlik unsurlarına ters olduğu gerekçesiyle iptal etmişti. Zeytinliklerle ilgili düzenleme ise Kasım 2020’de de TBMM’ye sunulmuş, muhalefetin ve kamuoyunun itirazıyla geri çekilmişti. Güç ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, bu kez bu yılın Mart ayında maden yönetmeliğinde değişiklik yaparak, zeytinliklerde maden faaliyetlerinin önünü açmıştı. İyi Parti Muğla Milletvekili Metin Ergun’un açtığı davayı görüşen Danıştay da, Zeytinciliğin Islahı Kanunu’na nazaran ters olduğu gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı almıştı.
Öztürk: AKP, tarımı kökten yok etme hedefinde
Her iki düzenleme de bugün TBMM Sanayi Komisyonu’nda görüşülecek torba kanun teklifinin içinde tekrar yer aldı. Teklifte AYM ile Danıştay tarafından iptal edilen düzenlemelerin birebir formda Meclis’e sunulması ise muhalefetin reaksiyonuna neden oldu. Komisyon üyesi İyi Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, IC İçtaş ve Limak’ın Muğla’da zeytinlik topraklarını maden alanı olarak kullanmak istediğini belirterek, düzenlemenin Danıştay’dan döndüğünü vurguladı. Zeytinciliğin Islağı Kanunu’na nazaran zeytinliklerin 3 kilometre yakınına kadar zeytinyağı fabrikası haricinde rastgele bir tesis kurulamayacağını belirten Öztürk, Danıştay’ın da kanuna alışılmamış olduğu gerekçesiyle bu düzenlemenin yürütmesini durdurduğunu hatırlattı. Öztürk şunları söyledi:
“AK Parti, tarımı kökten yok etme gayesine yanlışsız kilitlenmiş ve gözünü zeytinliklere dikmiş durumda. Düzenlemede firmalara o zeytin ağaçlarını sağlıklı bir halde kaldırıp öteki bir alana taşıma kuralıyla bu yetki veriliyor. Lakin bu da kolay değil. Bir ağacı bulunduğu coğrafik iklim kaidelerinden uzaklaştırıp farklı bir alana taşıdığınızda o ortama ayak uydurabilmesi ve orada yaşama tutunabilmesi risklidir.
“Meclis’in temayüllerine de aykırı”
Bazı limanların özelleştirilmeleri sonucunda imzalanan 49 yıldan az periyodik kontrat müddetlerinin, 49 yıla kadar uzatılmasını öngören düzenlemeyi de eleştiren Öztürk, şöyle devam etti:
“Katarlılarla perde ardında peşkeş çekilme durumu var”
“Bu düzenlemenin Meclis’e dördüncü sefer gelişi oluyor. Anayasa Mahkemesi tarafından üstelik oy birliğiyle reddedildi. Bakın oy çokluğu değil, oy birliği. AYM, ihalesiz bir formda kontratın uzatılması, hür rekabet ve eşitlik unsurlarıyla bağdaşmıyor diyor. Birebir vakitte düzenlemenin, bu limanların gerçek özelleştirme kıymetlerine ulaşılmasını engelleyebilecek nitelikte olduğunu da vurguluyor. 49 yıl dünyada örneği yok. Burada da Katarlılarla perde gerisinde ülkenin limanlarının peşkeş çekilme durumuyla ilgili bir ısrar kelam konusu. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararına karşın tekrar meclis gündemine getirilmesini ‘ben yaptım oldu’ zihniyeti olarak görüyorum.
“Yandaş sendikalarda üye kaybının önüne geçmeyi hedefliyorlar”
Sendikalarla ilgili de külfetli bir düzenleme var. Zira altıncı devir toplu mukavelesinde, üye sayısı, bağlı bulunduğu hizmet kolundaki kamu vazifelisi sayısının yüzde 1’inden az olan sendikalara üye olan kamu vazifelilerinin toplu kontrat ikramiyesi almasını engelleyen kontrat hususu konulmuştu. Bu düzenleme hem sarı sendikalarda yani yandaş sendikalarda istifaları engellemek hem de öbür sendikaları yok etmek emelini taşıyordu. Şu anda AK Parti’nin gidişatı artık çok açık. Bunun aşikâr olduğu bir ortamda AK Parti’ye yakın yandaş sendikaların da üye kaybetmeleri kelam konusu. Bu düzenlemeyi, o üye kayıplarını tedbire uğraşı olarak yorumlamak lazım. Bir yandan da rakip sendikaların büyümesini engelleme eforu olarak görebiliriz. Danıştay 12. Dairesi de sendikalar ortasında eşitsizliğe sebep olduğu gerekçesiyle bu düzenlemeyi oy birliğiyle iptal etmişti. İktidar artık bu düzenlemeyi, üstelik yüzde 1’i yüzde 2 yaparak tekrar Meclis’e getiriyor. Güya bu yargı kararı yokmuşçasına hareket ediyorlar. Tüm bu düzenlemeleri özünde hiçbir değişiklik olmadan getiriyorlar. Hukuku geriden dolanma eforu var. Bir an evvel bu düzenlemeleri seçim öncesinde çıkarmak istiyorlar. AKP’nin talan ısrarı, ne AYM’yi tanıyor ne Danıştay’ı. Hukuku guguk yapan AKP, beşli çete için, Katarlılar için seçim öncesi yangından mal kaçırma sıkıntısında.”